16 Aralık 2008 Salı

hüzünlüyüm sadece...

Bu ara hüzünlüyüm..Bir derdim yok..Büyük bir hastalığım yok.Ailemin fertlerinde bir sorun yok.Onlar da sağlıklı.Krize rağmen idare ediyoruz . Hayat standartlarımızda bir düşüş yok.İstediğim kıyafetleri alabiliyorum.güzel yerleri gezebiliyorum.Ve tüm bunlar içinde Allah’ıma şükrediyorum..Gerçekten bana ve aileme sunduğu tüm imkanlar için çok ama çok minnettarım..

Ama, fakat, buna rağmen diye bir cümle gelecek benden şimdi..Ama, fakat, tüm bunlara rağmen hayatımda bir şeyler eksik..O, eksik hayatımda.Ben onun kim olduğunu bilmiyorum.Nerede olduğunu, hangi işte çalıştığını,ailesini, karakterini ve bunun gibi tüm detayları bilmiyorum.Onu bulabileceğimi de bilmiyorum.Karşıma çıkmadığı için de kendimi en kötüsüne de hazırlıyorum..Bulamayabilirim diye onu..Hayatta bu şansın olmayabilir diyorum kendi kendime..Başka şeylerle idare etmek durumunda kalabilirsin diyorum kendime..Konuşuyorum kendimle..Aslında ben onu arayarak vakit kaybedenlerden onu bulduktan sonrada hayatın merkezine onu koyabilecek bir insan değilim de…mutluluğun o olmadığını da çok iyi biliyorum..Hayatta buna üzülmenin çok aptalca bir durum olduğunu da biliyorum..ama bir yanım yok benim..Ben artık hüzünleniyorum..Bulmak için hiç acele etmedim..Karşıma çıkmasını bekledim.Şartları zorlamanın anlamsızlığını hep ilke gibi benimsedim..olacaksa olurdu bana göre..Ben ancak geciktirir veya hızlandırırdım..Akacaktı zaman ve onu getirecekti bana..ama gelmedi işte..Gelmemek için de diretiyor..Gelme o zaman diyorum..Gelme…Ama o zamanda yalnız olduğumu düşünüyorum..Zaman geçtikçe daha yalnız..Yapayanlız..Paylaşımlarımın olmadığı bir yalnızlık, sinemaya yalnız gitmenin yalnızlığı,okuduğum kitaplarda yalnızlık vs vs…Bitsin artık istiyorum..

Sus yalnızlık….
Sesini duymak istemiyorum
Bırak beni artık.
Yalnız çöllere git
Yalnız gecelere git..
Sadece sus sen.
Ümidim konuşsun
Artık onun sırası geldi…
Onunla beni baş başa bırak.
Anlatayım ona..
O da çağırsın beni kendine

Hiç yorum yok: